Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Kasım, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Zihin 2

Hepimiz, kendi değer yargılarımızla bir hayat kurmuşuz ve tanrıyı da en baş köşeye oturtmuşuz! Tanrısız hiçbir şey yapamıyoruz.. Yatarken tanrı, kalkarken tanrı hatta tuvalete giderken bile tanrı! Bütün düşünce ve fiiliyatlarımızda tanrı büyük bir figüran.. Oysa tanrı, sevginin ta kendisidir. Mesela, kargayı sevmiyoruz ve hep uğursuz görürüz kargayı, papağanı çok sevdiğimizi iddia edip kafese hapsediyoruz. Sevmek bunun neresinde var?!!! Mesela, gülü sevdiğimizi iddia eder ve onu vazoda solmaya mahkum ederiz. Sevmek bunun neresinde var?? Hayatımız çelişkilerle dolu bir şizofreni yumağı değil mi? Bir suyu içerken bile felsefesizce içiyoruz... Bir kişiyi severken bile en azından sevdiğimizi iddia ederken bile mutlaka menfaat dürtülerimizi kullanırız. Sanki evrendeki bütün kaos düşüncelerimizde yer edinmiş gibi. Sanki doğa yasaları bize hiç uğramamış gibi.. Sanki kendimize yabancılaşmış gibiyiz... Yazarın dediği gibi "Tanrı kansızlığımızın ürünüdür". Sahi öyle mi gerçekt